1 Ara 2011

Senin yüzünden hayatım mahvoldu…

''Senin yüzünden hayatım mahvoldu..’  diye başlayan cümleleri duyduğumda tüylerim diken diken oluyor. Yaşamınızın bütünündeki negatif olguların tamamını karşınızdaki insana yükleyerek kendi hata veya yanlışlarınızdan mı kaçmış oluyorsunuz? Yoksa duygusal sömürü ile mi karşınızdakinden bir şeyler elde etmeye çalışıyorsunuz?
Karşınızdaki insana ‘hayatım senin yüzünden mahvoldu’ dediğinizde, karşınızdakini büyütürken kendinizi ne kadar küçülttüğünüzün farkında mısınız? Nasıl bir insandır ki bu kişi, sizin hayatınıza hükmedip yaşantınızı değiştirebiliyor? Sizin eliniz armut mu topluyordu o sizin hayatınızı mahvederken. Sizin kendi kararlarınızı almanızı mı engellemişti? Silah zoru falan mı kullanmıştı?
Birisiyle tanıştığınızda, belli önyargılar ile karşınızdaki ile nasıl bir ilişkiye gireceğinize karar veriyorsunuz. Bilinçli ya da bilinçsiz olarak bu hep böyle olur. Karşınızdaki sizin önyargılarınıza göre, beklentinizi karşılayacak bir imaj çiziyorsa, beklentilerinizi karşıladığı veya karşılayacağına umudunuz olduğu sürece sorun olmuyor.
Ama gün gelip de karşınızdaki sizin herhangi bir beklentinize cevap veremediği anda veya vereceğine olan umudunuzu yitirdiğiniz anda sorunlar başlar ve bir gün ‘hayatınızı mahveden’ oluverir.
Baştan cazip gelen imajının gerçek olmadığı ile suçlamaya başlarsınız. ‘Ben sana güvenmiştim’ veya ‘ben senin böyle olduğuna öldürseler inanmazdım’ veya ‘ben senin bunu başaracağına mutlak gözüyle bakıyordum’ veya ‘ ben senden bunu beklemezdim’ derken aslında sizin kendi yorumunuzu, kendi düşüncelerinizi  dile getiriyorsunuz.
Eger haklı iseniz, gerçekten karşınızdaki bilinçli olarak, sizi sahte bir imaj ile aldatmış ise; bunca zaman bunu görebilecek yeterlilikte mi değildiniz? Yoksa o kişiden olan beklentilerinizin parlak ışığına kapılıp da mı gerçekleri görmediniz?  Sizi aldatmak için olmadığı bir imajı yansıtmak uğruna bunca fedakarlığı yapan bir kişi sizden beklentisini elde edebildi mi? Bilinçli olarak bu uğraşı veren birisi istediğini elde ettiyse sizin ‘hayatımı mahvettin ‘ ağlamalarınız onu ne kadar etkiler ki? Daha fazla eğlenmez mi acizliğinize..Ne diye bu fırsatı veriyorsunuz halen…??!!
Yok öyle değilse,
Büyük ihtimal karşınızdaki ki de sizinle aynı duyguları paylaşıyor. O da sizin onun hayatını mahvettiğinizi dile getiriyor. Aslında o da aynı şekilde önyargılarına dayalı seçicilikle sizinle bir çeşit ilişkiye girdi, ama sevgili, ama dost, ama arkadaş ama iş ortaklığı.. O da beklentilerine cevap alamadığına inanıyor..
Ne siz, ne de karşınızdaki, hiç oturup düşünmüyorsunuz ki; ‘Ben bu kişi ile yola çıkarken kendi  tercihlerimi kullandım ama beklentilerimi bulamadım. Bu ilişkiyi burada en az hasarla birbirimizi suçlamadan bitirelim’ . İki taraf da ‘hayır sen hiç fedakarlık yapmadın ben hayatımı mahvettim senin uğruna’ derken aslında ne kadar aciz kişilikler  olduğunuzu haykırıyorsunuz.
Ah bunu bir fark edip de kendiniz geliştirmeye önem verseniz… işte o zaman, sizden başka bir insanın sizin hayatınızı mahvedebilecek gücünün olmadığını anlayarak boşa yere kendinize eziyet etmezsiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bunlar da ilginizi çekebilir...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...