21 Kas 2012

20 Kasım Çocuk Hakları Günü

20 Kasım 1959 da  Çocuk Hakları kabul edilmiş.... yani benim kadar yaşlı bu haklar....

20 Kasım da Çocuk Hakları Günü olmuş... ben geç kaldım kutlamakta ama geç de olsa hatırlamadan geçip gitmek istemedim...

ve bu hakların altına atılmış koskocaman adamların imzaları ile büyüyen çocukların çocukları ve hatta torunlarının hikayesi.....bakalım ne kadar  başarılı olmuşuz....




1. İlke : Tüm dünya çocukları bu bildirgedeki haklardan din, dil, ırk, renk, cinsiyet, milliyet, mülkiyet, siyasi, sosyal sınıf ayırımı yapılmaksızın yararlanmalıdır. 



1.uygulama:Tüm dünya çocukları bu bildirgedeki haklardan dil, ırk, renk, cinsiyet, farklılıkları azalırken... din, milliyet, mülkiyet, siyasi, sosyal sınıf farkları derin uçurumlara dönüşmekte...





2. İlke : Çocuklar özel olarak korunmalı, yasa ve gerekli kurumların yardımı ile fiziksel, zihinsel, ahlaki, ruhsal ve toplumsal olarak sağlıklı normal koşullar altında özgür ve onurunun zedelenmeyecek şekilde yetişmesi sağlanmalıdır. Bu amaçla çıkarılacak yasalarda çocuğun en yüksek çıkarları gözetilmelidir 



2.uygulama : Tüm dünya çocukları bu bildirgedeki haklardan dil, ırk, renk, cinsiyet, farklılıklarına bakılmaksızın şiddet ve sömürü artmakta....


3. İlke : Her çocuğun doğduğu anda bir adı ve bir devletin vatandaşı olma hakkı vardır. 



3.uygulama: Tüm Dünyada, bugün 12 milyonun üzerinde vatansız ve kimliksiz yaşayan insanın 5 milyonu çocuk... ve mülteci kampları doldu taşıyor...



4. İlke : Çocuklar sosyal güvenlikten yararlanmalı, sağlıklı bir biçimde büyümesi için kendisine ve annesine doğum öncesi ve sonrası özel bakım ve korunma sağlanmalıdır. Çocuklara yeterli beslenme, barınma, dinlenme, oyun olanakları ile gerekli tıbbi bakım sağlanmalıdır. 




4. uygulama: Çocukların sosyal güvenlikten yararlanabildiği nüfus büyümek yerine küçülmekte... çünkü çocuklarına sosyal güvene sağlayabilen ülkelerdeki doğum oranı azalırken çocuklarına ve yetişkinlerine sosyal güvence sağlayamayan ülkelerin nüfusları artışta... Dolayısı ile çocuklara yeterli beslenme, barınma, dinlenme, oyun olanakları ile gerekli tıbbi bakım sağlanamamaktadır.




5. İlke : Fiziksel, zihinsel ya da sosyal bakımdan özürlü çocuğa gerekli tedavi, eğitim ve bakım sağlanmalıdır. 




4. uygulama: En gelişmiş ülkelerde bile gerçek anlamda bu madde uygulamaya geçmediği gibi dünyanın büyük kesiminde ölmeden mezarda yaşayanların sayısı hiç de azımsanamayacak bir oranda...





6. İlke : Çocuğun kişiliğini geliştirmesi için anlayış ve sevgiye gereksinimi vardır. Anne ve babasının bakımı ve sorumluluğu altında her durumda bir sevgi ve güvenlik ortamında yetişmelidir. Küçük yaşlarda çocuğu annesinden ayırmamak için bütün olanaklar kullanılmalıdır. Ailesi ve yeterli maddi desteği olmayan çocuklara özel bakım sağlamak toplumun ve kurumların görevidir. Çocuk sayısı fazla olan ailelere devlet yardımı yapılmalıdır. 



6.uygulama:  Tüm dünya genelinde hayata en az geçirilebilen madde budur. Ailelerinin yanında ve maddi sorunları olmayan çocukların bile büyük kısmı sevgi ve güvenlikten uzak yaşıyorlar.




7. İlke: Genel kültür ve yeteneklerini, bireysel karar verme gücü, ahlaki ve toplumsal sorumluluğu geliştirecek ve topluma yararlı bir üye olmasını sağlayacak eğitim hakkı verilmelidir. Bu eğitimde sorumluluk önce ailenin olmalıdır. Eğitimin ilk aşamaları parasız ve zorunlu olmalıdır. 




7. uygulama:  Eğitimin ilk aşamaları parasız ve zorunlu olduğu yerlerde bile ailesi okula göndermek istemesine rağmen maddi ve fiziksel nedenlerle okula gidemeyen çocuklar oldukça büyük rakamlarda.. kaldı ki okulları olmayan... okula taşıtı /yolu olmayan.. öğretmeni olmayan.... yerlerde yaşayan çocuklar eğitim haklarını kullanabilen çocuklardan birkaç yüz değil bir kaç bin kat fazla... Dünya genelinde, bilinen rakamlarla 40 milyon çocuk  okula gidemiyor...bilinmeyenleri eklersek ne olur???




8. İlke : Çocuk her koşulda koruma ve kurtarma olanaklarından ilk yararlananlar arasında olmalıdır




8. İlke : Çocuklar her koşulda en kolay ezilen ve sömürülenler oluyorlar... ve sadece fiziksel değil sosyolojik ve psikolojik olarak da... En gelişmiş ülkelerde... en eğitimli ailelerde... 




9. İlke : Çocuklar her türlü istismar, ihmal, ve sömürüye karşı korunmalı ve hiçbir şekilde ticaret konusu olmamalıdır. Çocuk uygun bir asgari yaştan önce çalıştırılmayacak, sağlığını ve eğitimini tehlikeye sokacak fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişmesini engelleyecek bir işe girmeye zorlanmayacak ve izin verilmeyecektir. 





9.uygulama:  Patronlar için ucuz ve kolay işçi... Uyuşturucu tacirleri için ucuz ve kolay işçi ve müşteri... Organ tüccarları için kolay hedef... Seks tacirleri için ucuz ve kolay işçi.... v.b olmaktan kurtulmak yerine oran ne yazık ki bazı sektörlerde katlanarak artıyor... özellikle de seks ve uyuşturucu sektörlerinde....






10. İlke : Çocuk ırk, din ya da başka bir ayrımcılığı teşvik eden uygulamalardan korunacaktır. Anlayış, hoşgörü, insanlar arası dostluk, barış ve evrensel kardeşlik ortamında enerji ve yeteneklerini diğer insanların hizmetine sunulması gerektiği bilinciyle yetiştirilmelidir.



10. İlke :  Bu maddenin ne kadar uygulandığı veya uygulanabilir olduğu konusuna cevap için  dünyada olup bitenlere ve televizyon programlarına baksak...???


*** Ben merak ediyorum çoğunlukların sancılı olduğu bir dünyada gerçekten güvende olabilmek olası mıdır? 


9 yorum:

  1. çocuklar çok değerli, teşekkürler paylaşım için :)
    maalesef söylediklerin çoğu yerde yaşanan...

    YanıtlaSil
  2. Bir zamanlar onlar da çocuktu. Onlar da bu ilkelerden yararlanmayı umuyorlar ve bekliyorlardı. Tâ ki, bu ilkelerin uygulayıcıları konumuna gelene dek. Sonra paylaşımdan pay almak, zenginlik, güç ve bencillik uğruna sömürdüler, istismar ettiler, savaşlarda öldürdüler, ucuz işçi olarak kullandılar. Kullanmaya da devam ediyorlar. Bugünün çocukları, daha iyi koşullarda yaşamayı ve savaşlarda ölmemeyi istiyorlar. Yönetim ve uygulayıcılık onlara geçtiğinde bir kez daha bakmak gerek o günün dünya çocuklarına.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. insanlar çocuk masumiyetini yitirdikçe... kapitalist düzen dengelerini maddi güçler üzerinde yücelttikçe... "öz" olarak çok fazla bir şey değişmeyecek diye düşünüyorum...

      Sil
  3. Çocuk masumiyeti diye bir şey olduğuna inanmıyorum. Saldırganlık ile bilinçli kendiliğin ayrılmadığı bir dönem vardır. Bu dönemde masumiyet ile sapkınlık arasında bir çelişki vardır. Suçun işlendiği ya da şiddetin uygulandığı çağ farklı, buna neden olan saldırgan duyguların yaşı farklıdır.

    YanıtlaSil
  4. 63 yaşında mısın sen?
    - Gidip nereye takıldın deme, oraya takıldım valla ama. ahaha. -

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sana bir hesap makinası hediye etme zamanı gelmiş gibi midir ki acep???:)))

      Sil
    2. ahahahaa tamam fazla kaçmış, baştan sorayım o zaman.
      53 yaşında mısın sen?

      Sil
  5. Ne kadar masumlar, ne kadar naifler, ne kadar korunmasızlar, tanrı tüm çocukları korusun:)

    YanıtlaSil