30 Mar 2012

Ne Kızıldere, Ne Çukurca..


Tarih: 30 Mart 1972..
Yer   : Kızıldere...

On gencimiz  devlet güçleri tarafından öldürüldü.
Kızıldere katliamı üzerine başka bir şey yazmayacağım. Internet arama motorlarına

'Kızıldere katliamı' diye girenler fazlasıyla bilgiye ulaşabilirler.
Aşağıda sunduğum video Mahir Çayan ve dokuz arkadaşını tanıtıyor.





Tarih:  19 Ekim 2011 
Yer   :   Çukurca

Yirmidört gencimiz teröristler tarafından öldürüldü.
Çukurca katliamı üzerine başka bir şey yazmayacağım. Internet arama motorlarına 'Çukurca katliamı' diye girenler fazlasıyla bilgiye ulaşabilirler.
Aşağıda sunduğum video 24 gencimizi tanıtıyor.



Ben bugün, Kızıldere Katliamı yıldönümünde, Kızıldere ve Çukurca katliamlarında hayatlarını yitiren 34 gencimizi düşünmenizi istiyorum. Bu gençler hayatlarını neden verdiler? Onların yaşamlarına son vermeyi kimler, neden istediler? Ne kazandılar?

30 mart 1972 tarihinde sadece küçük bir çocuktum, sadece bir ilköğretim öğrencisiydim... Bilincinde değildim nedenlerinin, ama gazetelerde gördüğüm o yazılardan ve resimlerden sonra, çocuk ruhumla Mahir Çayan ve arkadaşları için ağlamıştım. Onlara yapılanlar beni yaralamıştı. Ne faşizmden anlardım, ne de sosyalizmden... Benim için sadece iyi ve kötü vardı. İyi insanlar, kendilerinden az sayıdaki insanlara böyle kalabalık saldırıp, delik deşik ederek öldürmezlerdi. Benim okuduğum kitaplarda, seyrettiğim filmlerde, böyle bir şeyi zalimler yapardı. Onlar, benim gözümde, zalimlerin üstlerine yolladığı bir ordu adam tarafından öldürülen kahramanlar oldular..

Büyüdükçe öğrendim, öğrendikçe anladım..  çocuklar tıpkı hayvanlar gibi hisleriyle kavrıyorlar doğru ile eğriyi..

19 Ekim 2011 tarihinde, ben bir anneydim ve Çukurca'da öldürülenlerin benim çocuklarım olduklarını düşündüm bir an.. Onlar da, sinsice gece karanlığında, zalimler tarafından gönderilen kalabalıklar tarafından öldürülmüştü. Resimlerini gördüm.. yine ağladım..

Tıpkı Kızıldere ile Çukurca arasında geçen zaman içerisinde, sayısız kez ağladığım gibi ağladım.. Aynı soruları sorarak ağladım..

Ülkemde yaşanan, böylesine kronikleşmiş bir olgu canımı bu kadar acıtmamalıydı, alışmış olmam gerekti ama....alışamadım işte..Hiç bir zaman da alışamayacağım..Çünkü her seferinde kaybedilen 'CAN'.. toplu veya tek tek.. ama kaybedilenlerin hepsi birer CAN.

Sadece farklılıklar yüzünden yitirdiğimiz canlar'ın hesabını tutmaya utanıyorum.. Adına ne derseniz deyin.. ister katliam, ister bomba, ister yangın, ister faili meçhul.. sonuçta, hepsi farklı düşünceleri temsil ettikleri için yitirilen canlar..

İşte o yüzden ben bugün :

KIZILDERE VEYA ÇUKURCA...
KİM TARAFINDAN, NEDEN YAPILDIĞI HİÇ FARK ETMEZ..
TÜM KATLİAMLAR, TÜM CİNAYETLER AYNIDIR VE HEPSİNE :
HAYIR

diyorum. Ve,

Yarın da,  aynısını söylemeye devam edeceğimi...

Bilgilerinize sunuyorum...

D.Y.





8 yorum:

  1. Hep senin, benim canım yandığından dinmiyor bu acı..
    duvarı kurşun delikleriyle dolu bir evde büyüdüm. Parmak uçlarımızla oynardık o deliklerle. Hani filmlerde var sanılan kırmızı boyalarla işaretlenen evler var ya onlardan biri.
    Ne çukurca ne de kızıldere evet.
    En çok da devlet terörüne son.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hani bir kızla br delikanlı evlenir ama bir türlü aileler özgür bırkmazlar, sürekli karışırlar ve sonunda kızla delikanlının aşkı yıpranmaya başlar.. Oysa her ikisi de ailelerinin etkisini bir yana bırakıp sevgileine odaklanıp da yeni açtıkları yuvada 'EŞ' olmayı becerebilseler, birbirleriyle elele, omuz omuza yarınları için çabalasalar, aileleri ile de saygı mesafesini korusalar evlilikleri daha verimli ve güzel bir yaşam içinde geçecektir.
      ben Türkiye Cumhuriyeti'nin durumunu biraz buna benzetiyorum. Ve eğer bizler insan olgusunu yok saymaya devam edersek de terör başta olmak üzere hiçbir sorunumuzu çözemeyeceğiz.
      Her türlü terör olgusuna son diyorum bir kez daha..

      Sil
  2. Her yazınızla beni benden alıyorsunuz...Tebrikler..çok başarılı her zamanki gibi...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ilgi ve yorumunuza çok teşekkür ederim. . eğer bir şeyleri anlatabiliyorsam mutlu olurum.

      Sil
  3. Gitti giden..Yası yüreğimize kaldı..
    Ne güzel demiş usta..

    Herkes unutmuştu bizi , biz öldüğümüzle kalmıştık..

    Bizim gibi unutmayanlar da var ama. O katliamı yapanlar da bizim gibilerin varlığını unutmasın hiç. Bir karabasan gibi olalım yüreklerinde hep..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Unutmamak gerek, unutturmamak gerek, anlatmak gerek, bir daha.. bir daha anlatmak gerek, bir daha zamanı gelince nasılsa anlaşılıyor diye oturup seyretmemek gerek..
      protesto edenleri(dün ankaradaki öğretmenler gibi) katliam yapanlarla aynı kefeye koyarak 'terörist bunlar' diyebilenlere anlatmak gerek aradaki farkı...

      ben herşeye rağmen o günleri yaşayanlarca unutulmadığını düşünüyorum.. unutulmuş gibi yapıldığını düşünüyorum.. ama yaşamayanlara anlatılması gerektiğini düşünüyorum çarpıtılmadan..

      Sil
  4. Hemşehrimdir Mahir Çayan ama ne hazin bir sondur, kedi gibi kendi evlatlarını yemiş devlet!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yazık ki başkasının evlatları sanarak yemiş..

      Sil

Bunlar da ilginizi çekebilir...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...