Ödül - Versatile Blogger

Sevgili İpek Böceği, Şavki, Zeugma,  Sessizgemi , Biricit ve Deeptone beni  Versatile ödülüne layık görmüşler.. ödüllendirmişler.. Teşekkürlerimi sunuyorum beni bu ödüle layık gördükleri için.
(bunları sahnede söylerken heyecandan kekeliyorum, yüzüm kızarmış, ter basmış, bilmem kaç bin paund tutarındaki gece kıyafetimin eteğine takılmış ayakkabı topuğumu kırmışım...)

Ayrıca Minik Japon beni En Yaratıcı Blog dalında  Dünyanın Ortasında Oscar Ödülü'nü layık görmüş. Dün gece de Oscar ödülümü almak için kırmızı halıda yürümüştüm...

Kendisine şükranlarımı buradan da iletmek isterim...  (aslında hava atmak istiyorum..!)

(Ne kadar havalara girdim yaa.. biraz mütevazi seviyelerde dolaşsam..daha hayrıma olacak gibi..)

Benim de bu Versatile ödülünü 11 kişiye vermem gerekiyormuş..

Ben ödüllerimi 11 blog ile sınırlamaya çalışacağım ama bu diğer sevdiğim ve beğendiğim bloglara vermek istemediğimden değil. Sadece tek tek sevdiğim blog isimlerini yazarak attığım kavanozdan çektiğim isimler olmadıkları için bu listede yoklar. Bir dahaki ödüllerim onlardan birilerinin olacak...

Mavikalemdekiler (N.Narda)

Yerli Votka Vişne

Ne desem beğenirsin (Gülsen)

Navle

Çay ve Simit

Kardan Adamlar ve Kumdan Kaleler

Ben Ölmeden

Agresif Prenses

Hayata Dair

Merhaba Ömrüm

Niasy

ve bir çok özel bir blog var, ona kendi  insiyatifimi kullanarak

daha yayına başlamamış olsa bile,deneme yayınlarını bildiğimden

ödül vermek istiyorum...

karşınızda

Mini'nin Masalları

(kendileri dizi manyaq'ın kızı olurlar)
(not: şu anda yayına başladı ziyaret edebilirsiniz)

Kurallara göre kendimle ilgili 7 gerçek paylaşmam gerekiyormuş..

1- Bana güzel gelen her şeye aşığım. Tek bir bibloyu/çiçeği/resmi/bardağı/taşı/görüntüyü/v.s. saatlerce seyredebilirim., benim seyretmem de yetmez.. başkalarına da tuttururum 'ama baksanaa nee güzeeel di miii?' hesabına..

2- Huysuzum bir çok konuda, huysuzluğum tuttu mu gem vurmak olası değildir..Özellikle kavramların içlerini boşaltarak kullanmaya, ben - sen ve biz olgularının anlamlarının bilinmemesine ve hepsinin  'ben' olgusu altıda toplanmasına...karşı huysuzluk alerjim var.. 

3- Öfkeliyim:  Bireysel çıkarları ve/ya kendi inanaçları uğruna başkalarının hayatlarını zorlaştıran tüm insanlara öfkeliyim. Biriktiririm uzun süre ve kova dolunca patlarım.. sonra da çevreye verdiğim zararı tanzim etmek için uğraşır dururum..


4- Şaşkınım insanların ısrarla önyargılarına yenilecek kadar zayıf olmalarına. Müthiş içerliyorum böyle insanların ortalıkta akılları varmış, vicdanları varmış gibi dolaşmalarına..

5- İsyankarım baskılara, fiziksel veya psikolojik.. ve tepkilerim sert oluyor.. keskin sirke misali..

6- Saldırganım bencilliklere.. dünyanın merkezine kendisini koyarak, sanki bütün evren onu tatmin etmekle görevliymiş gibi davranan kişiler karşısında her türlü engizisyon işkencelerini uygulamak aklıma geliyor.. ama yapamıyorum daha sinir oluyorum.. Ve o insanı gördüğüm an huysuzluğumun bir versiyonu hemen ortaya çıkıveriyor. Sen misin bencillik eden? hadi bakalım hesabına..


7- Tahammülsüzüm beynini kullanmayanlara. yeri gelir düşmanıma bile tahammül ediyorum ama beynini  kullanmaya yanaşmayanlara gerçekten tahammülüm yok.. Hele üniversite diplomalı ve/ya yüksek fiyatlı etiketli olanlarına hiç bir şekilde tahammülüm yok.. Bu kişiler karşımda oturduğu bazı anlarda  Hitler'in DNA sından bir klonlama yapabilsem ve DNAya da öyle bir komut yerleştirsem ki böylelerini seçip toplayıp sabun yapsa diye hayal kurduğum çık olmuştur.  Çıkamıyorsan şu ezberlerden, üstüne x-small gelen kalıplardan, kendin olamıyorsan, bir kişiliğin yoksa, düşünmek nedir bilmiyorsan..(korksa bile razıyım yeter ki düşünmeyi becerse) ne diye yer kaplıyor, dünya kaynaklarını tüketiyorsun ki? Zaten kaynaklar azaldı, nüfus fazla çoğaldı.. (neyse susayım artık yoksa faşizan duygularım azacak...)


(hiç değilse bir iyi tarafım varmış.. bu da bir şey.. ya o da olmasaydı?)

Tekrar teşekkür eder saygılarımı sunarım efem..
(alnımı yerlerde sürüyorum size selam vermek için... amma da abarttım yaa..)