6 May 2012

Darağacında yeşeren üç fidan anısına..



Darağacında, solmak yerine, yeşererek köklenen 
bu üç fidanın önünde saygıyla eğiliyorum,


11 Kasım 1887 tarihinde, August Spies ‘Sessizliğimizin, bugün susturmaya çalışacağınız seslerimizden daha güçlü olacağı günler gelecektir ‘ demişti, arkadaşları George Engel, Albert Parsons, ve Adolph Fischer ile birlikte, ağırlaştırılmış biçimde uzun süre can çekişerek idam edilmelerinden önce...


Yargılama jet hızıyla olmuştu.  Mahkeme konusu olan suç ile ilişkileri olduğunu belirtecek bir kanıt olmadığı halde idamlarına karar verildi.  (*) 


Onların gerçek suçları, ezilen işçilerin haklarının verilmesini talep etmeleri ve kitleleri organize edebilme kabiliyetleri olmuştu. Egemen güçler için en büyük tehlike olmuşlardı. Kendi deyimleri ile böylece yılanın başını kesmişlerdi.

6 Mayıs 1972 tarihinde, Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan,  jet hızıyla sonuçlanan bir mahkeme kararının, yine jet hızıyla gerçekleştirilen parlamento, senato ve Cumhurbaşkanlığı onayları (**) ile Ankara Merkez Cezaevi’nde idam edildiler. Deniz Gezmiş ağırlaştırılmış biçimde uzun süre can çekişmesi sağlanarak idam edildi. Detayları ile anlatmıştım bu süreci hatırlarsanız, Bugün de aynı türkü çalar mıydı?  diye sorarak..





1887den beri hiç değişmeden, hiç durmadan çalan türkü, 6 Mayıs 1972 günü , Deniz, Yusuf ve Hüseyin için bir kez daha çalmıştı… 

Onların da gerçek suçu ; Şahsi hiçbir çıkar gözetmeden halklarının bağımsızlığı ve mutluluğu için savaşıyorlardı…

Gözlerinin önünde duran, sindirilmiş kitlelere, kimse size bağımsızlık, eşitlik, adalet veremez., bunu kendiniz istemeyi bilmelisiniz, kendiniz almayı bilmelisini diyerek çıktılar yollara….

Onlar da egemen güçler için,  en büyük tehlike olmuşlardı… Özgürlük istediler.. İnsanca yaşamak istediler.. 

Yani Egemen güçler bir kez daha korkmuştu, ellerinden oyuncaklarının, kölelerinin alınacağından.. bir kez daha yılanın başını kestiler kendilerince…

Ama Deniz Gezmiş’i idam ederek sesini kestiklerini düşünenler, bugün Deniz Gezmiş’i mahkûm ettikleri sessizliğinin büyüyen gücünü izlemeye mahkûm kaldılar...

Deniz Gezmiş, 'burada ölen yalnızca benim bedenimdir, düşüncemi ölüremeyeceksiniz' diyerek uyarmıştı onları.... 


Kendilerini dev aynasında görenleri korkutmayı beceren bu gencecik yüreklerdeki cesaret ve..


Darağacında, solmak yerine, yeşererek köklenen bu üç fidanın önünde saygıyla eğiliyorum...



Halit Çelenk; Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın idam edildiği gecede, 






21 yorum:

  1. Yok yere öldürdüler çocukları ya! Küfürbaz ettiler beni de!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kesinlikle yok yere öldürdüler..ve aslında nasıl öldürdüklerine bakılırsa onlardan ne çok korktukları da ortada..

      Sil
    2. Sonra aptal ruhsuz bir gençlik yetiştirdiler muratlarına erdiler arkadaşım, sinirleri alınmış bir gazozcu gençlik!

      Sil
    3. çoğunluğa bakarsan evet...kendi cepleri ve bireysel çıkarları için daha fazla para kazanmak uğruna yaptıklarının çeyreğini Deniz gibi herkes için yapmaya çabalasalar kendileri için de daha güzel bir dünya olacağından habersiz bir sürü 'kul' yetişti..özgür bireyler yerine ve işin en kötü tarafı da bunu özgürlük sanmaları..

      Sil
  2. diyecek bir şey bulamıyorum, inan. aklım almıyor çünkü. insan nefret ediyor her şeyden ya böyle bir şeyin gerçekten yaşandıgı gerçeğini görünce. bu cocuklar düşünceleri yüzünden öldürüldü! ne acı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bu çocuklar csurdu sinmediler.. ve o sözüm ona koca adamlar onların cesaretlri ile gelen uyanıştan korktular, o gencecik yüreklerden korktular...sorun buydu.. hani şimdi koca koca insanların korktukları adamlar korktular onların geti,rdiği uyanıştan..

      Sil
  3. Allah rahmet eylesın bende onlerınde saygı ıle eğılıyorum cok yazık oldu bos yere ınsanların ölmesi..
    bu arada mim vardı ama şimdi kızmada sevgıler..

    YanıtlaSil
  4. Onlar gibi olabilmek adına , şimdi daha da zor. Artık salt siyaset değil adeta kültür gibi daha büyük ve geniş bir olguyla savaş veriyoruz. Tüketmeyi,parayı yensek emin ol bunlar daha gün yüzüne çıkacak. yine yazacaktım , yine vazgeçtim yazından ötürü. Hoş zaten "dar ağacında 3 fidan"ı okudum yıllar evvel. Ama yazınla iyice kızdım,sövdüm, günahı senin :D Şaka tabi,yine şapkamı çıkardım ne diyim . Saygıyla...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. darağacında 3 fidan haklaraında yazılmış en güzeli diyebilcğim bir kitap...
      her dönemin kendi zorluğu vardır.. her dönemin kendi kahramanı vardır.. her halkın kendine biçtiği yaşam biçimi vardır... körlerin köyünde görenler kusurlu olur...

      Sil
  5. Ahhh ...Ahhhh! Tarihimizde kara bir leke . Nasıl susturdular acaba vicdanlarını? Her aklıma geldiğinde öfke kaplıyor içimi!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vicdanlarını susturduklarını sanmıyorum.. eğer susturabilmiş olsalardı bugün bile bu kadar korkuyor olmazlardı..
      korku değilmidir insanları daha fazla baskı yapmaya-korkutmaya çabalama sebebi? düşün ki bir zengin bileğinin hakkı alnının teri ile kazanmış ve insanların hakkını yememiş.. böyle bir zengin halkından korkarak korumalarla dolaşır, kale duvarlı sitelerde yaşamayı düşünür mü? tam tersine halkının kendisini her türlü kötülükten canı pahasına koruyacağını bilir.. hele bizim ülkemizde..biat edeceklerini bilir..
      vicdanları rahat değil..ama egolarını da bastıramıyorlar..

      Sil
  6. Adsız6/5/12

    son sözü vurdu beni mesela. saygıyla anıyoruz. daha nice denizleri..yusufları.. hüseyinleri...

    YanıtlaSil
  7. I trust some will like to visit you, i enjoyed what i have seen.. tx.

    YanıtlaSil
  8. Yanıtlar
    1. maalesef öyle..dilerim yeni tarih sayfaları yazmayız böyle acılarla..

      Sil
  9. Adsız9/5/12

    İlk önce blogunda paylaştığın için teşekkür ederim,
    Üç fidan'ın idamı türkiye'nin ayıbıdır bence !..
    Sevgilerimle..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kesinlikle Türkiye'nin ayıbıdır..
      bir daha hiç bir ayıp tarihimize yazılmasın dilerim..
      sevgiyle kal..

      Sil
  10. ayın altısında da gördüm yazıyı ama yorum yazamamıştım.sadece o gün değil başka zamanlarda hatırlayalım.

    saygıyla analım, unutmayalım, aynı hataları yapmayalım...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. doğru söylüyorsun.. aynı hatalar tekrarlanmamalı..

      Sil