5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü
‘’Kadın darağacına çıkma hakkına sahip olduğu ölçüde
konuşmacı kürsüsüne çıkma hakkına da sahiptir’’
Gouges
Kadın ve Kadın Yurttaş Hakları Bildirgesi’nin Özeti
Madde I: Kadın özgür doğar ve erkeklerle haklar bakımından eşittir. (…)
Madde II: Her siyasi derneğin amacı, kadın ve erkeğin, doğal ve daimi haklarını korumaktır. Bu haklar; özgürlük, mülkiyet, güvenlik ve özellikle baskıya karşı koymaktır.
Madde III: Her bir devlet gücünün esası kadın ve erkeklerin birliğine ve onların ulustaki varlıklarına dayanmaktadır. (…)
Madde IV: Özgürlük ve adalet diğerine ait olan her şeyin iadesinden oluşmaktadır. Böylelikle erkeğin daimi zulmüne karşı çıkma haklarını uygulamanın sınırı olmamaktadır. Sınırlar doğa ve akıl çerçevesinde düzenlenmelidir.
Madde V: Doğa ve akıl yasaları toplum için zararlı olabilecek tüm davranışları yasaklar. Bu yasaların izin verdiği ve ilahi yasaların yasaklamadığı hiçbir şey engellenemez. (…)
Madde VI: Yasa genel iradenin ifadesi olmalıdır. Bütün kadın ve erkek vatandaşlar şahsen veya bir vekil aracılığıyla yasanın oluşumuna katkıda bulunmalıdır. Bütün kadın ve erkek vatandaşlar yasanın önünde eşit olup; bütün rütbe, pozisyon ve resmi dairelere eşit ölçüde kabul edilmelidir. (…)
Madde VII: Hiçbir kadın bu yasaların dışında bırakılmayacaktır. Kadın belirli durumlarda yasalar önünde suçlanacak, tutuklanacak ve hapsedilecektir. Kadınlar da erkekler gibi, hükmü kesin olan bu yasalara bağlı olacaktır.
Madde VIII: Yasa sadece mutlak, açık ve gerekli cezalar vermelidir. (…)
Madde IX: Suçlu bulunan her bir kadına yasanın yaptırımları uygulanır.
Madde X: Kimse genel bir politika olsa bile, mahkûmiyetinden dolayı dava edilemez. Kadın darağacına çıkma hakkına sahiptir, aynı ölçüde konuşmacı kürsüsüne çıkma hakkına da sahiptir. (…)
Madde XI: Fikir ve düşüncelerin özgürce ifadesi kadın haklarının en değerli maddelerinden biridir, çünkü bu özgürlük babaların çocuklarıyla olan babalık bağlarını garanti altına alır. Böylelikle her kadın vatandaş onu gerçekleri gizlemeye zorlayan barbarca önyargılar olmadan “Ben bize ait olan bir çocuğun annesiyim” diyebilir.
Madde XII: Kadınların ve kadın yurttaşların haklarının güvence altına alınması, daha büyük bir yararı ortaya koyar. Bu güvence, bu hakların tanındığı kişilerin ayrıcalığı olmamalıdır, herkesin yararına hizmet etmelidir.
Madde XIII: Devletin giderleri ve idari giderler için kadın ve erkeklerin katkısı eşittir. Kadınlar bütün yükümlülük ve yorucu işlerde katkıda bulunurlar, bu nedenle görev, iş, talep, onur ve zanaatte de paylaşıma katılırlar.
Madde XIV: Kadın ve erkek yurttaşlar kendileri veya temsilcileri aracılığıyla vergilerin zorunlu olup olmadığına karar verme hakkına sahiptir. Kadın yurttaşlar, sadece varlıklarında değil, aynı zamanda resmi kurumlarda, vergilerin toplanması, bunların kullanılması ve süresinin belirlenmesi sürecine eşit oranda katılabildikleri takdirde bunu kabul ederler.
Madde XV: Vergi ödemesinde erkeklerle bir olan kadınlar, resmi devlet memurundan mali işlerle ilgili bilgi alma hakkına sahiptir.
Madde XVI: Hakların garantisinin olmadığı ve güçler ayrılığının belirlenmediği bir toplumun anayasası yoktur. Ulusu oluşturan bireylerin çoğunluğu yasanın biçimlendirilmesinde katkıda bulunmadıysa, o yasa yoktur ve geçersizdir.
Madde XVII: Birlikte veya ayrı olarak mülkiyet her iki cinsin hakkıdır.[…] Kimse ulusun asıl miras payından yoksun bırakılamaz[…]
1789 bildirgesinden hemen sonra ilan edilen ve bir önsöz ile 17 maddeden oluşan, Kadın ve Kadın Yurttaş Hakları Bildirgesi, her ne kadar önsözde cesaret gibi güzelliği de düşünen cinsiyeti tanımlasa da, kadınlar için sadece basit bir karşıt tasarı olmamıştır. Bu bildiride sık sık ulusu oluşturan her iki cinsiyet de ifade edilmiştir. Olympe de Gouges’in “l’homme” (Fr. ilk yaygın anlamı ile “erkek”, ikinci anlamı ile insan/şahıs) kelimesi yerine “kadın ve adam” sözlerini kullanmasıyla da her iki cinsiyet açıkça betimlenmiştir. Madde VII’de de kadınların ayrıcalığının olmadığı belirtilmiştir.
Her iki bildirgede de sürekli olarak özgürlük, eşitlik güvenlik, özel mülkiyet hakkı ve baskıya karşı çıkma hakkı talep edilirken, 1789 bildirgesindeki olumsuz olarak yer alan “özgürlük” kavramı de Gouges tarafından olumlu olarak değiştirilmiştir. Özgürlük, başka birine zarar vermeyen her şeyi yapabilmekte düğümlenmektedir. Madde IV’de “özgürlük ve adalet”; ait olan şeyin iade edilmesi, anlamına gelmektedir.
Eşit hakların ve eşit görevlerin karşılanması gerekliliği de Gouges’un esas görüşü olmuştur. Bu nedenle de Gouges’un bildirgesinin en önemli ve bilinen sözü ortaya çıkmıştır: “Kadın darağacına çıkma hakkına sahip olduğu ölçüde konuşmacı kürsüsüne çıkma hakkına da sahiptir.”
Kadın ve Kadın Yurttaş Hakları Bildirgesi’nin tarihi önemi de kadın ve erkekleri yücelten genel bir istek olan, ilk evrensel insan hakları bildirgesi olmasından kaynaklanmıştır. İçinde var olan toplumsal düzen ile aydınlanmanın kritik tartışması da yansıtılmıştır.
Tarihsel etki olarak da edebiyatta farklı yerler almıştır. Bir taraftan 1791 bildirgesinin sadece beş örnekle yayınlandığı ve siyasi olarak tamamen göz ardı edildiği işaret edilirken, diğer taraftan da bu bildirge tüm Fransa’da ve yurtdışında da heyecan uyandırdığı anlamına gelmiştir. Gouges’un bildirgesi bugün tarihi dokümanların çoğunda ve listelemelerde eksik olarak görülmüştür. 1972’de Fransız ulusal kütüphanesinde fark edilmeden duran metin Hannelore Schröder tarafından tekrar bulunmuş ve 1977 yılında da Almanca olarak yayımlanmıştır.
Not: Wikipdia 'da detaylı tarihçe
Not: Wikipdia 'da detaylı tarihçe
bugün baya yazını okudum ama ağır konular oluyor beni düşündürüyor bazıları da fena etkiliyor o nedenle bir günde çok okumamalı:)
YanıtlaSilsanki okuduğum bazı yazılar son yazılarına göre daha kısaydı.
gidip kafa dağıtayım sonra yine okur düşünürüm:)
teşekkür ederim..değer verip okuduğun için.. bazı yazılar daha kısa bazıları çok uzun.. duruma ve kafama göre işte..
YanıtlaSildağıt bakalım kafanı, iyidir bazen dağıtmak..:))